Sonntag, 22. Juli 2007

HALKÇILIK

HALKÇILIK - BİRLİK - DAYANIŞMA ÜSTÜNE

Biz, yaşamını, bağımsızlığını kurtarmak için çalışan emekçileriz. Zavallı bir halkız. Ne olduğumuzu bilelim; kurtulmak ,yaşamak için çalışan ve çalışmak zorunda olan bir halkız. Bundan dolayı her birimizin hakkı vardır, yetkisi vardır. Fakat çalışmakla bir hakkı elde edebiliriz. Yoksa arka üstü yatmak ve yaşamını çalışmadan geçirmek isteyen insanların bizim toplumumuzda yeri yoktur, hakkı yoktur. O halde söyleyiniz .Efendiler! Halkçılık, toplumsal düzenini emeğine, hukukuna dayandırmak isteyen bir toplumsal doktrindir. Efendiler! Biz bu hakkımızı korumak, bağımsızlığımızı güven altında bulundurabilmek için toptan, ulusça bizi mahvetmek isteyen emperyalizme karşı ve bizi yutmak isteyen kapitalizme karşı ulusça savaşmayı uygun gören bir doktrin izleyen insanlarız. 1 Aralık 1921 ( TBMM)

İnsanlar, dünyaya yazgılarınca yaşamak üzere gelmişlerdir. Yaşamak demek, çalışmak demektir. Bundan dolayı, bir toplumun bir üyesi çalışırken öbür üyesi durursa, o toplum felçli olarak kalır. 31 Ocak 1923 ( İzmir Gümrük Binası )

Gerek temel haklar kurallarına, gerek tarihteki bayağı örneklerine ve gerek zamanımızda özdeş acı koşullar içinde çöküntüyle karşılaşmış olan ulusların gösterdiği etkili derslere göre ülkeyi bölünme ve yıkılmaktan kurtarmak için hemen ulusun genel güçlerini köklü örgütlerle birleştirmekten başka çare yoktur.24 Nisan 1920 (TBMM'nin ilk oturumunda yaptığı konuşmadan )

Bilirsiniz ki, yaşam demek, savaşma ve çarpışma demektir. Yaşamda başarı, kesinlikle savaşta başarı ile elde edilebilir. Bu da nesnel ve tinsel güce dayanır. Bir de, insanların uğraştığı bütün sorunlar, karşılaştığı bütün tehlikeler, elde ettiği başarılar, toplumca yapılan genel bir savaşımın dalgaları içinde doğagelmiştir. Söylev'den

Her saldırıya, her zaman, bir karşı saldırı düşünmek gerektir. Karşı saldırı olasılığını düşünmeden ve ona karşı güvenilir önlem bulmadan saldırıya geçenlerin sonu, yenilgi ve bozgundur, yok olmaktır. Söylev'den

Biz her yandan, dıştan ve dışın etkisiyle içeriden sonsuz saldırılara, hücumlara uğramaktayız. Bu durumda bizim için esas, sessizce birliği korumaktır. Bu birliği böyle bireysel girişimlerle bozduğumuz gün, o bireysel girişimler ne parlak başarılı sonuçlara ulaşsalar da toplumumuzu kurtarma yeteneğinden yoksun kalır. 14 Ağustos 1920 (TBMM)

Sınırlı araçlarla büyük işler görmenin denenmiş biricik yöntemi, güçlerimizi dağıtmamak eldeki araçların hepsini amaçlarımızın en önemlileri üzerinde toplamaktır. 13 Ağustos 1923 (TBBB Açış Konuşması)

Doğu sorununu yönlendirme ve zayıf noktaları arayıp bulmada pek usta olan düşmanlarımız, ülkemizde bu işi düpedüz bir örgüt durumuna getirmişlerdir. Ama kutsal varlıklarını kurtarma ülküsüyle çırpınan bütün ulus, bu dayanç ve savaşım yolunda her türlü engeli kuşkusuz ve kesinlikle kırıp süpürecektir. 23 Temmuz 1919 (Erzurum Kongresi)

Ulus, geniş bir huzur ve güvenlik içinde bulunmalıdır. Ülkemizin herhangi bir köşesinde halkın güvenliğini, devletin birlik ve asayişini bozmaya niyetlenenler, devletin bütün güçlerini karşılarında bulmalıdırlar. 13 Ağustos 1923 (TBMM Açış Konuşması)

Yurdun içerde ya da dışarda herhangi bir tehlikeden en az zamanda kurtulması için tek çözüm, herhangi bir seferberlik çağrısına her yurttaşın hemen ve bir an yitirmeksizin koşmasıdır. 31 Mayıs 1925 (Ulus'a Yayımlanan Bildiriden )

Meclis'in anlayışı, yürütümü ve durumu düşmana umut vermedikçe iç ve dış cephelerimiz hiçbir zaman yerinden oynatılamaz. Meclis'te bir, ya da birkaç üyenin karamsarlık aşılayan sözlerinden bile bize karşı yararlanma yolları aranmakta olduğuna kuşku edilmemelidir. Dışişleri Bakanlığı'nın dosyaları bununla ilgili dosyalarla doludur. Kesinlikle bildiririm ki ,istemeyerek de olsa, düşmanlara umut verecek en küçük bir belirti gösterildiği sürece, ulusal amaca ulaşmamız gecikir. ( Söylev'den )

Ulus adına iş gören Meclis'in ulusal isteği belirtmekte ve bunun gereklerini, inanarak uygulamakta göstereceği dayanç ve yiğitliktir. Meclis, ulusal isteği ne denli çok dayanışma ve birlik içinde belirtirse düşmana karşı o denli güçlü bir üstünlük aracımız olur. Söylev'den

Boynu bükük ulusumuzu tutsak etmek isteyen düşmanları yüzde yüz yeneceğimize olan inanç ve güvenim, bir dakika olsun sarsılmamıştır. Bu dakikada, bu tam inancımı yüksek kurulumuza karşı, bütün Ulus'a karşı ve bütün dünyaya karşı ilan ederim. 5 Ağustos 1921(TBMM)

Her başarılı savaşa katılan kişinin, hakkı yokken kendisini, savaşı kazanan ve bu işte tek etken olan kişi, diye göstermesi, örnek tutulacak bir ahlak kuralı sayılmaz. Yurdumuzun çocuklarına, böyle gerçeğe uymayan yol tutmak ve davranışlarda bulunmak alışkanlığını veremeyiz. Gelecek kuşaklara, "Yenen, kurtaran sanları demek ki böyle havadan kazanılabilirmiş." gibi yanlış bir düşünceyi miras bırakamayız. Söylev'den

Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türk halkı, uygardır. Tarihte uygardır, gerçekte uygardır. 27 Ağustos 1925 (İnebolu Türkocağı)

Osmanlı tarihi baştan sonuna dek, padişahların, kişilerin, en sonra, zümrelerin durum ve davranışlarını yazan bir destandan başka bir şey değildir. Geçmişin, yüzyılların elimize tarih diye uzattığı kitabın niteliği işte budur. 17 Şubat 1923 (İzmir İktisat Kongresi)

Yaşayışımın bütün aşamalarında olduğu gibi, son zamanların bunalımları ve felaketleri arasında dahi bir dakika geçmemiştir ki her türlü erinç ve istirahatimi ve her türlü kişisel görüşümü ulusun güvenlik ve mutluluğu adına feda etmekten tat duymayayım. Gerek askerlik yaşayışımın, gerekse siyasal yaşayışımın bütün dönem ve aşamalarını dolduran kavgalarımda her zaman davranış yasam(düsturum), ulusal dirence dayanarak yurdumun gereksindiği amaçlara yürümek olmuştur. 25 Nisan 1920 (TBMM Başkanı seçildikten sonra yaptığı konuşmadan)

Bugünün yaşam koşulları içinde, bir birey için olduğu gibi, bir ulus için de, gücünü ve yeteneğini eylemle gösterip kanıtlamadıkça, kendisine önem verilmesini ve saygı gösterilmesini beklemek boşunadır. Güçten ve yetenekten yoksun olanlara yüz verilemez. İnsanlık ,eşitlik, yiğitlik gereklerini, bütün bu niteliklerin kendilerinde bulunduğunu gösterenler isteyebilir. Söylev'den

Kuruluş baştan başa halk kuruluşu olacaktır. Genel idareyi halkın eline vereceğiz. Bu toplulukta hak sahibi olmak, herkesin bir iş görmesi temeline dayanacaktır. Ulus hak sahibi olmak için çalışacaktır. 10 Aralık 1922 (Vakit Gazetesi )

Halkın sesi, hakkın sesidir. (17 Şubat 1923 (İzmir İktisat Kongresi )

Geçmişin soysuzlaşmış, çürümüş düşünüşü ölmüştür. Bütün dünya bilmelidir ki, Türk Ulusu'nun hakkını, onur ve şerefini tanıtmaya gücü yeter. Türk vatanının bir karış toprağı için bütün ulus, tek vücut olarak ayağa kalkar. Onurunun bir zerresine, vatanının bir avuç toprağına yönelecek bir saldırının bütün varlığına vurulmuş darbe olacağını artık Türk Ulusu'nun fark etmediğini sanmak, yanlıştır. Saygısızlığın, saldırının küçüğü, büyüğü yoktur. 4 Ekim 1924 ( Anadolu Ajansı, Kayseri )

Tarih, söz götürmez bir biçimde ortaya koymuştur ki, büyük işlerde başarı için yeteneği ve gücü sarsılmaz bir önderin varlığı çok gereklidir.( Söylev'den )

Aktuelle Beiträge

Ee Atam
Ben Bir Mustafa Kemal"im İzindeyim Atatürk’üm Tek...
tuerkei - 20. Jun, 18:30
Ben kimim? Evet...
Ben, Atatürkçüyüm. Ben, Cumhuriyetçiyim. Ben, Laikim....
tuerkei - 27. Mär, 22:29
ATATÜRK İLKELERİ
Atatürk ilkeleri, altı ana başlık altında toplanabilir:...
tuerkei - 24. Jan, 21:08
"DIE ZEIT" lässt Atatürk...
Dummheiten und andere historische Unwahrheiten eines...
tuerkei - 22. Jan, 21:22
Guestbook of ATAMIZ:
tuerkei - 22. Jan, 20:52

Time is now in Türkiye

Archiv

Juli 2007
Mo
Di
Mi
Do
Fr
Sa
So
 
 
 
 
 
 
 1 
 2 
 3 
 4 
 5 
 6 
 7 
 8 
 9 
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
 
 
 
 
 
 
 
 

Suche

 

Status

Online seit 6363 Tagen
Zuletzt aktualisiert: 20. Jun, 18:34

Credits

Web Counter-Modul

User Status

Du bist nicht angemeldet.

0. Asla unutmayacağız seni
0. ATATÜRK İLKELERİ
01. HAYATI
02. Anne Soyu
03. Baba Soyu
04. Selanik'teki Evi
05. Kronoloji
06. 1922' de T.B.M.M.'de yaptığı bir konuşma
07. Başbuğ ATATÜRK'ÜN Türkçü Mülakatları
08. GENÇLİĞE HİTABESİ
09. GENÇLİĞİN ATA'YA CEVABI
10. ALINTILAR
11. DİYOR Kİ
12. SÖYLEVLERİ ve SÖZLERİ
13. Son Mektubu
14. İSTİKLAL MARŞI
... weitere
Profil
Abmelden
Weblog abonnieren


Klick mich!

Klick mich!